Türkçe metni rahat izleyebilmeniz için, "browser" ınızın "document encoding" ini "Turkish" olarak değiştirdiniz mi ? ...

İzmir'de Körfez Kirliliğinin Tarihçesi...

Ülkemizin düşmanlardan temizlenmesinde önemli bir gösterge olan İzmir'in kurtuluşundan sonra şehirdeki görüntü yakılmış ve yıkılmış bir doku arzetmekteydi. İşgal yıllarında nüfusu 150,000'e gerileyen İzmir, Cumhuriyet devrinde hızlı bir kalkınma göstermiştir. İşlek su yollarına açılan körfezi, verimli tarımsal arazileri ve geniş tarihsel kültürü bu şehrin büyümesine neden olmuştur. Körfez çevresinde bugünkü kadar yoğun bir şehirleşmenin olmaması, sanayinin nispeten iç kısımlarda kurulmaya başlanması 1940 ve 1950'li yılların kirlenme olgusundan uzakta geçmesini sağlamıştır. 1960'lı yıllara gelinildiğinde şehirleşmenin yoğunlaşması, artan nüfus ve sanayileşme çevre kirliliği olgusunu da gittikçe artan bir baskı ile İzmir'lilere sunmuştur. Kanalizasyonun olmaması, oluşan atıksuların İzmir Körfezi'ne verilmesi, Ege Bölgesi'ndeki geniş havzaların suyunu toplayarak körfeze ulaşan Gediz'in varlığı ve bunun yanında iç kesimden atıksu boşaltımlarını taşıyan küçük dereciklerin etkisi, şu anda 45-50 yaş sınırında bulunan İzmir'lilerin zamanında denize girdikleri ve deniz ürünleri ile ünlü olan körfezin başlıca kirlenme nedenleridir. 1960'lı yıllardan bu yana süregelen ve artan bir hızla devam eden kirlenme başta körfezi olmak üzere İzmir'i olumsuz yönde etkilemektedir. 1971 yılı öncesindeki mevcut durum; döşeli olan kanalizasyon sisteminin büyük kısmının karışık sisteme göre yapıldığı ve bu mevcut sistemin şehir genelinde çok düşük bir bölgeye hizmet verdiği şeklinde özetlenebilir. İzmir kentinde, belediye kanalizasyon şebekelerinde toplanan pis suların arıtılacağı bir arıtma tesisi yoktur. Kanalizasyon mecralarının bulunmadığı yerlerde konut suları fosseptiklerde veya lağım çukurlarında toplanmakta veya doğrudan doğruya açık drenaj hendeklerine veya akarsulara dökülmektedir. Mevcut kanalizasyon sistemi bölgenin doğal yapısından yararlanır. Sahil boyundaki alanların drenajı hemen deniz kıyısına dökülen pis su mecraları ile sağlanmaktadır. Değişik büyüklük ve şekillerde 98 drenaj noktası saptanmıştır.