TCDD 56508 demiryolları lojmanlarının önünde.

Dün Alsancak Gar'da rastladığım iki buharlı lokomotif mekanın darlığı ve kuvvetli güneş yüzünden pek iyi görüntülenememişti. O gayeyle bu sabah tekrar onları ziyaret ettim. Aslında pek de sabah değildi ve vakit on bire yaklaşıyordu. İzban peronlarından tarihi binaya yönelirken dünkü kefasette bir duman yoktu. Ancak birinci perondan havzaya doğru yürürken yine o bilindik kömür kokusunu duydum. Vagoların oradan sağa dönüşte yine onları dumanı tüterken buldum. Naci Usta bu iki kraliçeyi tekrar sundurmadan çıkarmış, 56508'in kompresörüyle uğraşıyordu. Diğerinin de biyel kollarından biri sökülmüş durumdaydı. 56508'i bacasından dumanlar salarken görmek çok etkileyiciydi. Ayrıca bulunduğu mekan da bana hiç yabancı değildi. Çocukluğumda babamla at yarışlarından dönerken hep gar binasını değil de bu geçidi kullanıp Tekel sokağına çıkardık.

TCDD 56508 dumanı tüterken.

Kreigloks denilen bu savaş lokomotifleri 80'lerin ortasında İzmir banliyölerinde hala kullanılıyordu. Mak 800 D (Turkish v65) dizellerin tekrar bakıma girip yollara düşeceği 1985'e kadar İzmir banliyölerinin yükünü bunlar çekiyordu. 56548 doksanlı yıllarda ve 2000'li yılların başına kadar Halkapınar depoda bir kenarda durmuş, 2008'de de tekrar hayata döndürülmek üzere özel bir firma tarafından elden geçirilmişti. 56508 ise Uşak depoda duruyordu ve onu ilk kez geçen Mayıs ayında görmüştüm İzmir'de. Aslında Uşak depoda akıbetini merak ettiğim bir makina daha vardı. Bu 44071 G8 sınıfından bir makinaydı ama Naci Akdağ usta onun bazı parçalarının çalındığını söylemişti dün. Elimizde kalan son buharlıların kurum tarafından pek alaka ile karşılanmayışı elim bir vakaydı. Sonuçta bunlar düzenlenen turlarla memleketimize döviz getirebilirdi. Umarız önümüzdeki yıllarda bunlar da elden çıkıp hurda haline gelmez.

TCDD 56548 makinist kabini.