Kuşadası'nın Eski Düzensiz Deponisinin (Çöplüğünün) Islah Çalışma Projesi-Programı

 

Prof. Dr. Ertuğrul ERDİN

 

DEÜ Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü

 

 

1. Özet

 

Yıllardır kullanıldıktan sonra 1-2 yıldır terkedilmişbulunan ve Söke yolu üzerinde olan, artık kent içinde sayılabilecek olan eski çöplük (deponi) bu hali ile bırakılamaz. Mutlaka çevresel etkileri açısından bilimsel olarak incelenmeli ve irdelenmelidir. Sonra da mutlaka deponi biyogazı zararsızlaştırılma zorundaysa bunun için teknik önlemler alınmalıdır. Her türlü yüzeysel suyun ve yeraltı suyunun deponi kütlesine etki etmesi, girmesi çıkması önlenmelidir. Bu da ciddi bir ıslah çalışması gerektirmektedir. Deponi basitce yüzeyden kapsüllenerek yüzey sularının deponiye girmesi engellenmeli ve ayrıca da deponinin üstü doğaya kazandırılması için ağaçlandırılmalı ve yeşillendirilmelidir.

 

Çevresel Etki Değerlendirilmesinin Yapılması ve bu çalışma kapsamında da bu yerin hangi amaçlarla kullanılabiriliğinin ortaya konulması gerekmektedir. Hangi eksikliklerinin olduğu ve nasıl tamamlanabileceği de bu yapılacak çalışmlarda ortaya konulmalıdır. Böylece ciddi ve sıkı bir şekilde kontrol ve denetim altına alınmışeski deponi alanında neler yapılabileceği veya yapılamayacağı multidisipliner bir raporla ortaya konulması zorunludur. Eski çöplüğün her halukarda şimdiden gaz ve su kontrolü yapıldıktan sonra yeşil alan olarak kullanılması daha ziyade rekreasyon amaçlı olması mümkündür.

 

2. Kuşadasında Biyoorganik Çöp ve Ambalaj Atıkları

 

Kuşadası'nda özellikle yaz aylarında çok miktarda ambalaj atıkları oluşmaktadır. Özellikle plajlarda metal kutu, PET şişe, PVC şişe ve cam şişelere, kağıt ve karton ambalajlara çok rastlanmaktadır. Bunun dışında küçük boy ayıklanması veya ayrı toplanması ve biriktirilmesi ekonomik olmayan ambalajlar da çok miktarda bulunmaktadır. İyi bir organizyon yapıldığı ve buna bağlı olarak atıklar hiç olmazsa "YaşÇöp = Biyoorganikçöp" ve "Kuruçöp = Değerlendirilebilir Atıklar" olarak ayrı ayrı toplandığında, çöplüğe gidecek katı atık miktarı azalacak ve kullanma süresi ( ömrü ) artacaktır.

 

Biyoorganikçöpler özellikle yaz aylarında, bilhassa kavun, karpuz döneminde çok oluşmaktadır. Bunun ayrı toplanıp organik gübreye dönüştürülmesi gerekmektedir. Bahçe kökenli olan biyoorganikçöpler de az su içerdiğinden çok su içeren mutfak kökenlilerle çok iyi bir şekilde ideal su muhtevasına karıştırılabilir ve birlikte kompost-laştırılabilir. Böylece deponilerdeki sızıntı sularının kavun, karpuzdan kaynaklanan kirlilik yükleri azaltılmışolabilir. Kuru bahçe yaprak, dal ve dalcıkları bu suyu bağlar ve ayrışmanın gerçekleşmesine de bir ortam hazırlar. Diğer yandan da kendisi de çürümeye başlar.

 

Tehlikeli atıklar biyoorganikçöpler'e karıştırılmadıktan sonra, rahatlıkla elde edilen gübre her yerde kullanılabilir. Bu da toprakların veriminin artması ve su tutma özelliklerinin iyileşmesi demektir.

 

Kuşadası'nda yaz aylarında çok oluşan ambalaj atıklarının da değerlendirilmesi veya kaynağında oluşumunun azaştılması da diğer çok önemli bir husustur. Bunun içinde "Katı Atık Konsept = Katı Atık Program-Plan-Proje" yaklaşımı ile olayı bütünsel ele almak gerekir. Parçasal ele alınması sorunun tümü ile çözülmesine yetmez.

 

3. Kuşadası Eski Çöplüğünün (Deponisinın) Tehlike Potansiyelinin Araştırılması ve Islahı

 

Sanayii Sitesi bitişiğindeki eski çöplüğün ve diğer çöp döküm alanlarının (deponilerin) tehlike potansiyelinin ortaya konulması gerekmektedir. Bunun için de atılacak durum saptama ve karar verme adımları aşağıdaki gibi sıralanabilir:

Eski tüm atık döküm sahalarının belirlenmesi ve kadastrosunun çıkarılması çalışmada amaç olarak ele alınmalıdır. Bu kadastrolar çıkarılırken yerlerin özellikleri, atılan atık türleri, süreleri ve çevresel etkilerinin ne olduğu, ne olabileceğinin kontrol edilmesi de diğer bir hedeftir. Özellikle yüzeysel sular ve yeraltı etme olanağı var mıdır? Varsa hangi maddeler dominanttır. Gaz, sıvı ve katı fazdaki maddeler nedir?

 

Çok karmaşık ve zor olan bu sorunu çözmek ve ortaya koymak için sistematik ve metadolojik olarak olaya yaklatmak gerekir. Burada hiyarartik bir metadolojiyi

uygulama zorunluluğu vardır. Yoksa insanın ne zamanı nede parasal gücü bu durumu ortaya koymaya yeter. Genel karekterizasyondan sonra, en sorunlu olan yer incelenmeli ve oranın iyileştirilmesi için çözüm önerilerinde bulunulmalıdır.

Metadolojiyi'de inceleme, tespit ve analiz adımları tek tek verilmelidir. Hangi ana eski atıklar bölgesindeki potansiyel tehlikeli maddelerin yayılabilirliği bunların hangi laboratuvar olanakları ile incelenebileceği ve önerilerin yerine getirilmesinin bedelinin ne olabileceği bir fizibilite raporu ile ortaya konulmalıdır. ( 1994/1995 birim fiyatları esas alınarak ).

 

Kontaminasyon potansiyeli yüksek olan yerlerde önemli parametre analizleri, deponi, toprak ve su için yapılmalıdır. Yüzeysel su, yeraltı suyu ve toprak için kirleticilik düzeyi tespit edildikten sonra, biran önce ıslah edilmesi için öneriler getirilmelidir. Önerilen en çağdaşçözüm tekniğinin maliyet analizi de

açıkca ortaya alternatifli olarak ortaya konmalıdır.

 

Islah çalışmaları için araştırma metodu, atık döküm yerlerini ( deponilerin ) çevreye etkilerini ortaya koymak için bir şu adımları içermelidir:

1. Durumun tespiti çalışmaları ( 1.Adım )

2. Kimyasal analiz çalışmaları ( 2. - 4.Adımlar )

3. Kirliliğin yorumlanması çalışmaları ( 5.Adım )

 

1. Adım

1. adımda hidrolojik durumların tespiti, yerin yüzeysel ve yeraltısuyu durumları; Litosferin ve pedosferin yapısı, yüzeyselsu ve yeraltısuyu alanları ortaya konulmalıdır. Gerekirse bu değerlerin belirlenmesi için ölçüm noktaları saptanmaklı ve ölçümler yapılmalı veya ileriki çalışmalar için önerilde bulunulmalıdır.

 

Bu birinci adımda ayrıca şu ana kadar yapılmıştüm çalışmaların, verilerin ve ölçüm değerlerinin toplanması, derlenmesi ve değerlendirilmesi gerçeklettirilimelidir.

 

Eski deponilerdeki maddesel yapı nedir ve bunların çözünürlük, taşınabilirlik durumu nedir? Eski deponilerin kapladığı alan, kapladığı hacim ve olası etki alanı ve hacmi nedir bunlar ortaya konulmalıdır.

 

2. Adım

2., 3. ve 4. aşamadan oluşan bir adımdır ( 2., 4. adımda diyebiliriz ). 2. aşmada screening yani bir tarama eylemi yapılır. Bu ilk analatik adımdır. Burada

önemli olan kirliliğin ana kaynağını ortaya koymaktır. Bunun için de en önemli indikatör kirlilik parametrelerini analizlemekle sınırlı kalmak yeterlidir.( Bor, Sülfat, Aox, GC-Fingerprint ).

 

Örneğin bu indikatör parametrelerden borun baskın olması evsel katı atık kökenli bir emisyonu göstermektedir. Sülfatın baskın olması da inşaat atıklarının ( mo-lozların ) neden olduğu bir kirliliği ortaya koymaktadır. AOX ve GC-Fingerprınt ise kimyasal çöp ve atıkların sebep olduğu bir kirlenmenin teşhisini yapar.

Niceliksel olarak halojen içeren organik bileşikler, niteliksel olarak da toplam organik kirliliği ortaya koymaktadır.

 

2. Analatik adımda ise; sorun yaratan, kirliliğe neden olan organik ve inorganik maddelerin detaylı bir dökümünü çıkarma gerçekleşir.

Eski çöplük ve deponilerden kaynaklanması sözkonusu olan inorganik kirleticiler:

 

I. Grup ( Toksik maddeler )

1. Öncelikli toksik maddeler:

As, Cd, Cr, Ni, Pb, CN

2. Öncelikli toksik maddeler:

Be, Hg, Sb, Se, .....

II. Grup ( İstenmeyen maddeler )

1. Öncelikli istenmeyen maddeler:

Cu, Zn, Fe (Mn), NO3, NH4, TOC

2. Öncelikli istenmeyen maddeler:

Na, Cl, F, Co, Ba, Ag, ......

 

Eski çöplük ve deponilerden kaynaklanabilecek organik biletikler:

Kara listede olan tehlikeli maddeleri kapsayan organik biletikler ki bunlar

halojenli ne halojensiz olarak ele alınır.

Halojenli Halojensiz

Grup 1 Grup 1

================ ================

Diklormetan Benzol

Triklormetan Toluen

Tetraklormetan Etilbenzol

1,11,1- Trikloretan Xylol

Tetrakloretan İzopropilbenzol

Grup 2 Grup 2

================= ================

1,1- Dikloretan D1-n-butifitalat

1,2- Dikloretan Dietilfitalat

1,1- Dikloretan 2-etilheksilfitalat

Tribrometan 2-nıdilfenol

Klordibrometan Naftalin

Klorbenzol

 

3. Analatik adımda' da detaylı incelemeler yapılır. Burada GC-MS yardımı ile iki kademeli olarak gazkromotografisinde analizlenen kontaminasyon maddelerinin mad-

desel tanımı yapılır.

 

HPLC cihazı ile "GC-Fingerprınt" polar bileşikler ve PAH B analizlenir. Diğer analizlerden ise; etki testi veya "Mikrotox-testi yapılır. Enzimatik reaksiyonla-rın engellenmesi testi çetitli radyonuklitlerle gerçeklettirilir (234M, 238M, 90Sr, 226Ra ).

 

Fenol indeksi çıkarılır. Ayrıca sediment analizleride yapılır. Sedimentteki analizler organik ve inorganik olarak ele alınır. Organik olanlar yüksek sorpsiyon yeteneğine sahip olanlar olarak ve suda çözünürlüğü düşük olanlar şeklinde ele alınmaktadır. İnorganik olanlar ise; organik ve inorganik ağır metaller ve alkalı/toprakalkali metaller olarak ele alınmaktadır.

 

Tüm bu aşamalar bittikten sonra da bütün şu ana kadar yapılan analatik çalışmala-rın değerlendirilmesine gelinir.

 

Bu beşinci inceleme adımında; istenmeyen, kontaminasyona neden olan tüm maddelerin bulunması ve bunların konsantrasyonu değerlendirilir. Sisteme giren ve çıkanlar karşılaştırılarak madde bilançosunun analizi yapılır. Yönetmelikteki

sınır değerlerle karşılaştırılır ve irdelenir. Tehlike potansiyeli tahmini çıkarılır. Kontrol mekanizmasının nasıl olması gerektiği ve tehlikeli boyutları varsa, hangi çağdaşteknikler uygulanarak ıslah edilmeli ve iyileştirilmeli açıkca gösterilmelidir.

 

Islah çalışmalarında dikkat edilecek hususlar ve adımlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

* İyileştirilmesi istenen sahanın mevcut durumu

* İyileştirmek için yapılacak yapıların ve tesislerin özellikleri ve işlevleri

* Gas emisyonlarının ölçülmesi

* Deponigazının çıkarılması ve arıtılması

* Yüzeysel sızdırmazlığın sağlanması

* Sızıntı suların incelenmesi

 

*** Yanal Sızdırmazlık Duvarlarının Özellikleri ve Sistemi

Deponiye gelen ve girebilen / girebilecek olan suların yanal sızdırmazlık duvarları ile kontrol altına alınması

*** (Yüzeyselsuyun sızdırmazlığı, sızıntısuyunun sızdırmazlığı, deponigazının sızdırmazlığı; )

*** (Yeraltısuyunun korunması ve mümkün mertebe fazla etkilenmemesi için önlemelrin önerilmesi ; )

*** (Sızdırmazlık perdelerinin zemin mekaniği açısından araştırılması ; )

*** Sızıntı suların uzaklaştırılması ve zararsızlaştırılması

Sızdırmazlık perdelerine gelecek hidrolik yükü azaltmak için, sızıntı su toplama kuyularındaki verimi artırmak, yeraltısuyunun kontrolü için optimal bir ağ kurmak

 

*** Yüzeyalan Sızdırmazlıklarının Özellikleri ve Sistemi

 

*** Gaz Emisyonları, Özellikleri ve Sistemi

(Ölçülmesi, Bilançosu, Yayılması ve değerlendirilmesi ve azaltılası )

*** Deponigazı arıtılması

(Kükürtlü bileşiklerin , halojenli hidrokarbonların, optimum bir şekilde yakılması, meşalelenmesi, Gaz Otto motorlarında yakılması)

*** Deponilerden kaynaklanan kükürtlü bileşiklerin , halojenli hidrokarbonların uzaklaştırılması için zararlı madde azalma teknolojilerinin gelittirilmesi )

*** Kükürtlü bileşiklerin , halojenli hidrokarbonların uzaklaştırılması için biyofiltre tekniğinin geliştirilmesi

*** Deponigazı yakma tekniğinin optimize edilmesi

*** Yakma ünitelerinde yakılması, meşalelenmesi, Gaz Otto motorlarında yakılması halinde oluşan gaz emisyonlarının azaltılması veya giderilmesi teknolojilerinin geliştirilmesi

*** Uzun süre etkisi

İyileştirme ve koruma için yapılan önlemlerin uzun süre etkisini taşıma mekanizmasının fizikokimyasal prosesleri açısından izlemek ve gözlemek için yapılan çalışmalar ve değerlendirmeler

*** Deponi kütlesindeki ve deponiye komşu topraklardaki taşınma mekanizmasının önlemlerden sonra izlenmesi ve tahmini

*** Sızdırmazlık için uygulanan tekniklerin kısa süre için değerlendirilebilecek ölçüm yöntemleri ile kontrolü

*** Deponi kütlesinin iyileştirme eylemlerinden sonraki uzun süre içindeki davranışını incelemek

*** Deponi kütlesine atılan atıkların tesbitlenmesi, inertleşmesi, stabilize olması için gerekli esasların oluşturulması

 

İyileştirme Konseptinin Bugünkü GelişmişDurumu

 

1. Sızdırmazlık duvarı :

Tüm sızdırmazlık duvarı yapılmadan önce; bir test duvarı inşaa edilip istenen parametreler açısından amaca hizmet verip vermediği test edilmelidir.

2. Yüzey sızdırmazlığı:

Belirli bir test sahasında alternatif yüzey sızdırmazlık sistemlerinden dört adedi değerlendirilmelidir. Sonuca göre de en uygunu kullanılmalıdır.

Yağmur suyunun girmesi ve deponigazının çıkması önlenmek istenmektedir.

** Yüzey örtüleme ve sızdırmazlık

** Zemin mekaniği ve meteorolojik esaslar

** Sızdırmazlık sisteminde fiziksel olaylar

** Fiziksel özellikleri, çeşitli sızdırmazlık malzemelerinin kimyasal ve biyolojik dayanıklılığı

** Ölçme düzeneği

** Ölçüm alanlarının oluşturulması

** Sızdırmazlık varyasyonları

** Su geçirgenliğinin

Gaz geçirgenliğinin

Dayanıklılığının

Uzun süre davranışının

Kaymanın

Rutubet ve sıcaklık davranışının ölçüm tekniği ile kontrolü

** İnşaat tekniği açısından yapılabilirliğinin testi

 

Yüzey Sızdırmazlık İçin Ölçüm Programı

1. Yağış/Sızdırmazlığın Yağmura Karşı Geçirgenliği

- Her deneme parselinde ölçüm savağı ile yüzeysel akışın ölçülmesi

- Her deneme parselinde ölçüm savağı ile drenaj akışın ölçülmesi

- Her deneme parselinde sızdırmazlık tabakasından geçen yağışın bilya şeklindeki teknelerde ölçülmesi

- Her deneme parselinde buharlaşan su miktarının lizimetre ile ölçülmesi

- Her deneme parselindeki iklim istasyonu ile yağışların ölçülmesi

- Her deneme parselindeki toprağın rutubetinin ölçülmesi

 

3. Gaz/Sızdırmazlığın Gaza Karşı Geçirgenliği

- Oluşan gaz miktarını gaz saati ile ölçülmesi

- Alevli iyonlaştırma dedektörü ile sızdırmazlığın kaçırıp kaçırmadığının testi

- Gaz drenaj tabakasına kontrol gazı göndermek yoluyla sızdırmazlık tabakasının kaçırıp kaçırmadığının testi

- Gaz basıncının ölçülmesi

-- Gazın analizi

- Test alanındaki gaz seviyesi (yüksekliği)

 

4. Sıcaklık Ölçümleri

** PT 100 ile hava sıcaklığının ölçülmesi

( Bir tane iklim istasyonunda, bir tanesi de toprağa yakın)

** Deponide PT 100 ile sıcaklık ölçümü

 

5. Deformasyon Testi

** Yüzey nivelmanı ile oturmanın tespiti (Her parsel için 20 ölçüm noktası)

** Inclinometer ile sızdırmazlık tabakalarının yatay nisbi kaymasının tesbiti.

 

 

6. Deponigazının Alınması:

Deponigazının kapasitesi , effektifliği tahmin edilip ortaya konulmalıdır. Bu verielrden yararlanarak da alana uygun deponigazı zararsıalaştırma sistemi seçilmeli ve planlanmalıdır.

 

7. Deponigazının Arıtılması:

Deponiden alınan deponigazının içindeki kükürtün giderilmesi, biyofiltre prensibine göre demirmadeni çimlerinden , tozlarından yararlanma. Halojenli bileşiklerin giderilmesi.

*** Kuyulardan gaz debilerinin belirlenmesi, merkezi gaz toplama ve ölçüm istasyonuna alınması,

*** Gaz arıtma ve yakma deneme tesislerinin kurulması

( Biyofiltre için hazır Container'ler ; Uzunluğu 5,5 m , Eni 2,3 m ve yüksekliği 2,4 m. alınabilir.)

*** Gaz iletim hatlarının kurulması

(Pilot tesislere gaz dağıtım şebekesinin kurulması)

*** Gaz arıtma ünitelerinin enstalasyonu (tesisi)

*** Demirmadeni çimlerinden, tozlarından oluşan filtre tesisi(600 m3/h) ( Firma BUT )

*** Biyofiltre A (600 m3/h)

*** Biyofiltre B (600 m3/h)

*** Daha büyük teknik bir tesise gerekli boyutlandırma parametrelerini oluşturmak için pilot tesis çalışması

*** HDPE borularının gaz iletimi için kullanılması ve döşenmesi

(90, 100, 140, ve 160 mm, PN 6)

0,5 m derinliğindeki hendeklere yerleştirilmektedir.

*** Merkezi gaz toplama , kontrol ve ölçüm istasyonuna alınması,

*** Elektrik ve su temini

Deponigazının arıtılması için kullanılan yöntemlerden birisi fiziksel yöntemlerdir:

Burada amaç

Bir kere de ve etkin bir şekilde deponigazının arıtılması, değerlendirilmesi gerekemektedir.

* Kükürt giderme ünitesi büyük boyutta yapılmalı ve araştırılmalıdır.

* Diğer kükürt giderme tesisleri de test edilmelidir.

* Halojenli hidrokarbonların arıtılması yarıteknik tesislerde denenebilir.

* Büyük teknik ölçekte bir tesisin kurulması ise ön araştırmalara istinat ettirerek gerçekleştirilmeli ve araştırılmalıdır.

* Arıtma tekniğinin en son hali ile uygulanabilirliği denenmelidir.

** Biyolojik arıtma; kontenyerler şeklindeki biyofiltre ile denenmesi.

** Deponigazındaki koku maddesinin giderilmesindeki veriminin araştırılması.

** Çok sayıdaki filtre malzemelerinin denenmesi ve kullanılması.

*** Amaç ve işprogramı .

 

Biyofiltre ve Boyutları:

Yüksekliği 2 400 mm

Eni 2 300 mm

Uzunluğu 5 500 mm

Tekerlekli contenyerler olarak siparitedilir.

12,5 m2 filtre alanı vardır.

Taşıma güçlüğünü önlemek açısından 15 ton ağırlıkla sınırlıdır. İşletme anındaki filtre dolgu hacmi ise 18 m3'tür. Filtre yüksekliği de 1,4 - 1,6 m arasındadır.

Filtre malzemesi kontenyerin 0,30 m yüksekliğine yerleştirilmiş-V2-A- çeliğinden oluşan delikli filtre zemini üzerine dökülmektedir. Bu çelik malzeme paslanmaya karşı dayanıklıdır. Ham gaz contenyerin zeminindeki boşluğa verilir. Contenyer yüksekliği boyunca çeşitli yüksekliklerde örnek alma, kurutma ve yerine göre de sulama amacı ile kullanılan tıpalar vardır. Contenyerin boylamasına ve alt kısmında ayrıca iki adet patlamaya karşı kapaklar vardır. pH ayarlamak için kireç veya dolomit kullanılabilir. Her malzeme doldurmanın bedeli ise yaklaşık 2 000 DM'dir ( 18-20m3 ).

* Toplam 8 hamgaz ölçme yerinde H2S, O2, CH4, ve CO2 gazlarının ölçülmesi.

* Toplam 10 hamgaz ölçme yerinde H2S, O2, CH4, ve CO2 gazlarının ölçülmesi.

* Ham ve temiz gazın mikroprosessor tekniği ile ölçümü ve kontrolü.

* Ham ve temiz gazın ölçülmüşdeğerlerini işlenmesi ve değerlendirilmesi.

* Uzunluğu 6 m; eni 3m ve yüksekliği de 2,5 m.

Bedeli : Yaklaşık 400 000 DM

 

8. Deponigazının Yakılması ve Atıkgazın Arıtılması:

Yüksek sıcaklıklarda deponigazının yanmasını sağlayan meşaleleme ekipmanının temini. Gazın akışkan yatakta diğer gazlarla birlikte yakılması.

*** Akışkan yataklı gaz yakma tesisi (600 m3/h)

*** Metaleleme tesisleri (2 x 1 000 m3/h; 1 x 500 m3/h) (1200 0C)

*** Yakma fırını

Gazının Yakılması ve Atıkgazın Arıtılması

a.)Hedefler

*** Çetitli yakma sistemlerinin denenmesi ve tam yakma, emisyonlar, ve randımanı açısından karşılaştırılması

*** Bir ölçüm istasyonun oluşturulması

*** Firmalar tarafından test için getirilen deponigazı yakma düzeneklerinin veya tesislerinin denenmesi

*** Deponigaz bertarafı ve değerlendirilmesi için gerekli olan uygun tesis için teklif hazırlanması

*** Seçilen deponigaz yakma tesislerinde oluşan atıkgazların arıtılması için uygun olabilecek tekniğin seçimi için alternatiflerin hazırlanması

*** Firmalar tarafından getirilen tesislerin test işletmelerinin yapılması

*** Yapılan araştırmalara binaen atıkgaz arıtılması için tekliflerin getirilmesi

b.) İşProgramı

*** Uzman Firmalarla ön görüşmelerin yapılması

*** Araştırma ölçüm yerinin kurulması

*** Yakma deneylerinin gerçeklettirilmesi

*** Seçilen teknik düzeydeki yakma tesisinde araştırma ve incelemeler

*** Atıkgaz arıtılması için bir etüdün hazırlanması

*** Atıkgaz arıtılması için test işletmelerin yapılması

*** Gaz işlemleri için bir konseptin hazırlanması

c) Yapılan çalışmaların durumu

Çok sayıda firmalarla görüşmelerin yapılması ve değerlendirilmesi

*** Yeni geliştirilmişyüksek sıcaklık meşalesinin temini (Firma Hofstetter)

*** Akışkan yataklı yakma tesisi (Firma ABT)

*** Termik olarak nihai tam yakma ünitesi (System BASF)

9. Deponigazından Kaynaklanan Emisyonlar

a.) Bakiye Emisyonlar

**** Hedefler

*** işletme durumuna bağlı olarak, deponilerin emisyon oranın değerlendirilmesi için yöntemler geliştirmek

*** Deponide çeşitli yerlerde alınan örneklerde deponigazı içinde izgaz analizleri yapmak (deponi kütlesi, yakın toprak bölgesi, deponi yüzeyine yakın hava tabakası

*** Yüzeye yakın yayılmanın tesbiti

*** Toksikolojik değerlendirme

*** Yüzeyin bilançosunu oluşturmak için iyileştirilmişbir yöntem oluşturulması

**** İşAdımları

*** Deney düzeneklerinin inşaatı ve kurulması

*** Gazanaliz tekniğinin geliştirilmesi, deponigazının içerdiği maddelerin ve emisyonlarının davranışını saptamak için ölçüm programının gerçekleştirilmesi

*** Diğer deponilerde de karşılaştırma yapabilme amaciyle ölçümler yapmak

*** Emisyon kaynağına göre sonuçların değerlendirilmesi, gazların toksikolojik açıdan irdelenmesi, yayılma olasılığı

**** İşlerin Mevcut Durumu

 

10. Sızıntı Suların Uzaklaştırılması ve Zararsızlaştırılması

Sızdırmazlık perdelerine gelecek hidrolik yükü azaltmak için, sızıntı su toplama kuyularındaki verimi artırmak, yeraltısuyunun kontrolü için optimal bir ağ kurmak. TCDD içerikli sızıntı sularının arıtılması için gerekeni yapmak.

 

Sızıntı Suların Arıtılması

a.) Hedefler

*** Sızdırmazlık perdelerinin sınırları içinde biriken sızıntı sularının uzaklaştırılması için bir konsept hazırlanması

*** Münferit alma sisteminin tasarılarının hazırlanması

*** Prototipin testi

*** Gamma ışınları yardımı ile TCDD `yi sıvıya dönüştrmek için uygun bir aletin boyutlandırılması, ve boyutlandırma için gerekli ön denemelerin yapılması

b.) İşprogramı

*** Boyutlandırmanın temil ilkelerini oluşturmak

*** Münferit alma sisteminin düzenli inşaatı için hazırlık ve sistem konfigurasyonu

*** Münferit alma sisteminin inşaatı

*** İşletme davranışının incelenmesi

*** Sızıntısuyun gamma ışınları ile ışınlanması için ön araştırmaların gerçekleştirilmesi

c.) İşin durumu

11. Kontrol önlemleri, kaçak ve sızma kontrolleri, uzun süre etkisinin incelenmesi

Kalıntı emisyonların araştırılması, sızdırmazlık sisteminin işlevinin testi, kaçakların kontrolü, gerekli kontrol sistemleri hazırlanır. Uzun süre etkisi sürekli olarak izlenir.

 

 

3.1. Eski Çöplüklerin ve Halen Kullanılan Çöplüğün (Deponinin) Yeniden Düzenlenmesi ve Yeşillendirilmesi

 

3.1.1. Zemin ve Yüzey Geçirimsizliğinin Hazırlanması

 

Yeraltısularının yüzeysel suların, toprak ve besin maddesinin kirlenmesini önlemek için mutlak sürette geçirimsizlik tabakasının hem zemin hem de yüzey için sağlanması gerekmektedir. Bu amaca yönelik piyasada değişik adlarla çok çeşitli madde ve malzemeler vardır:

- Geomembran ,

- Geotekstil ,

- HDPE-Folye ,

- PEHD-Yollukları, v.b.

 

Bu malzemelerin çoğu pratikde başarılı olarak kullanılmaktadır. Yeraltı suyunu mutlak sürete korumanın gerekliliği son yıllarda artan çevre bilinci ile birlikte artmıştır. Ağır metal ve organik kirleticilerin tehlikesinin mutlak sürette önlenmesi için şu aşağıdaki kriterlere dikkat etmek gerekir:

 

1. Doğru ve en iyi malzeme seçimi, sızdırmazlık folyelerinin kalite belgelerinin , izin ve uygunluk belgelerinin, kontrol kriterlerinin , sürekli olarak üretim kalite kontrollerinin ve kullanılan maddenin testinin yapılması gerekmektedir.

 

2. Sızdırmazlık tabakası işinin yapılması; yani folyelerin döşenmesi , kaynaklanması , sızdırmazlık kontrolleri sadece uzman ve deneyimli firmalar tarafından yapılmalıdır. Bunu herkes yapamaz ve hiçde kolay değildir. Uygulamada , döşeme anında çok ciddi sorunlar çıkmaktadır. Bu ise o konuda cidden uzman ve yıllardır uygulama deneyimi olan firma elemanları tarafından başarı ile çözülmekte ve güvenilir kusursuz sızdırmaz zemin hazırlanmışolmaktadır. Referans gösteremeyen ve uzun yıllar deneyimi olmayan kurum ve kuruluşpersoneli bu işi yapamaz.

 

Folyelerin bağlantı yerleri ve ekleri olabildiğince çok az olmalıdır. Diğer bir anlamda sızdırmazlık için kullanılacak her bir inşaat elemanı olabildiğince tek ve büyük parça olmalıdır.

 

Böylece inşaat ek yerlerinin sayısı en aza indirilmişolunur.

Çünkü kaynak ve kontrol tekniği ne kadar iyi olursa olsun, insanın yaptığı işlerde mutlaka bir hata olabilir.

 

3. Zemin sızdırmazlık işleri bittikten sonra yapılacak esas ve tali işleri de iyice takip etmek ve kontrolünü yapmak gerekir.

 

Örneğin sızdırmazlık zemininin beton bir yapıya bağlanması, taban ve şevlerde sızdırmazlığın kontrolü ve emniyet tabakasının oluşturulması gerekmektedir. Böylece kasıtlı veya kaza ara olabilecek bozulma, yırtılma önlenmişolacaktır. Bu nedenle de folyeleri koruyan örtü ve koruma tabakalarının uzmanca ve bilgili bir şekilde yerleştirilmesi gerekmektedir.

 

4. Unutulmamalı tüm bu adımların dikkatli bir şekilde uygulanmaması halinde ilerde doğabilecek her hangi bir zararın ıslahı için yapılacak masraf, başlangıçta yapılmasından çekinilenin kat be kat daha fazlası olacaktır. Bu nedenle de daha başlangıçta her türlü yatırımdan çekinmeyip her türlü önlemleri almak ve gerekli yatırımları yapmak zorundayız.

 

Bu düzenli deponi inşaasında günümüzün teknolojik olanaklarından yararlanıl-malıdır.

 

Deponi yerine giren, çıkan su havzaları hidrolojik ve hidrojeojik olarak detaylı bir şekilde araştırılmalı ve incelenmelidir.

 

Seçilen yerin kayacı veya zemini yüksek oranda ince fraksiyonlara sahip olmalı (< 63 um), kayaç geçirgenlik sabiti k İ< 1x10-7 m/sn ve kalınlığı da en az 3 m kadar bulunmalıdır.

 

Geomembranı koruma tabakası:

 

- 1200 g/m2 olan mekanik olarak sıkıştırılabilen vlies maddesinden

- bunun üzerine en az 0,15 m kalınlığında 0/8 dane boyutu olan mucurdan

(mucur kalsiyum karbonatca fakir olmalıdır)

 

Drenaj tabakası :

 

- en az d=0,5 m olmalı

- mineral maddenin dane boyutu ; 16/32

- DN 300 olan drenaj borularından

- sızıntı su yığılmasını önleyecek şekilde yerleştirilmeli

- atık kütlesine doğru su birikimine izin verilmemeli

- bu tabakaların işlevlerini yerine getirip getirmediği sürekli olarak ölçülmelidir; ilk ölçüm , ilk atık tabakasından sonra hemen yapılmalıdır

- kontrol bacaları atık depolanan sahaya yapılmamalıdır

 

Konsolidasyonlardan sonraki çapraz eğim > %3 , boylamasına eğim de > %1,5 değerlerini sağlamalıdır.

 

Sızdırmazlık folyelerinin veya yolluklarının kalınlınlığı, en az d=2,5 mm olmalıdır. HDPE veya eşdeğeri bir malzeme kullanılmalıdır. Sızdırmazlık için kullanılan folyeler, yolluklar zeminin şekil değişimine uyum sağlamalı, uygun gerekli önlemlerle de üzerine gelen yüklerden dolayı gelebilecek zararlara karşı da korunmalıdır.

 

Özet olarak zemideki sızdırmazlık sistemi:

 

- 0,5m alan filtresi (kazan curufu'da kullanılabilir)

DN 200/300 olan PE-HD drenaj boruları

(çaprazlar kaynaklanmalı)

- 0,2 m kil koruyucu tabaka

geotekstil

- 2,5 mm kalınlığında kaynaklanmışgeomembranlar

- 0,60 m kil , kf= 10-10 m/s

- 2,40 m kil , kf= 10-9 m/s

 

tabakalardan oluşmalıdır.

 

 

Sızıntısu Sorunu

 

Deponilerde mutlaka sızıntısu oluşmaktadır:

 

- atıkların kendi içerdiği su gene ağırlığı ile boşluklardan preslen- mektedir

- doğrudan depolama yerinin üstüne yağan yağmur suları siyanür ve ağırmetal v.d. zararlı maddeleri taşıyacak, yıkayacak ve sızdırılacaktır

 

Sızıntısu oluşumunu mutlaka en aza indirmek için gerekli önlemleri almak gerekmektedir. Drenaj sistemi ile derlenen sızıntısuların sızdırmaz havuzlarda toplanıp , günümüzdeki en son teknolojiyi izleyip mümkünse önce kimyasal arıtmadan geçirip, yeniden atık barajına (mono-deponiye ) pompalanması gerekmektedir. Böylece altın madeni proses tesisleri çalıştığı sürece bu işlem yapılabilir. Suyun böylece baraj yüzeyinden buharlaşması sağanır. 30 metre olarak hesaplanan nihai yüksekliğin sebep olacağı olası hidrostatik yükün , sızdırmazlık tabakalarında lekaj (kaçak ) olması halinde , siyanürlü ve ağırmetalli sızıntısu-larının, dışardan monodeponiye hiç bir yabancı su girdisi bulunmaması ve olası yabancı su girdilerine göre hesap yapılmalıdır. Bu hesabın ortaya koyduğu sonuca göre gereğinde ikinci bir tabaka (güvenlik tabakası) yapma zorunluğu ortaya çı-kabilir. Bu durumda "Sandviç sızdırmazlık sistemi " ele alınmaktadır.

Sızdırmazlık sistemindeki kil tabakasının işlevi bir bakıma güvenliği sağlamak içindir.

 

Sızıntısuyu zeminde bekletmemek , hızlı deşarjını sağlamak , zemindeki olası oturmaların sızıntısu akışını engellemesine fırsat vermemesi için , drenaj borularının eğimleri emniyetli sahada kalmalıdır.

 

Drenaj sisteminde toplayıcıların çapı 300 mm , emicilerin çapı da 200 mm olmalıdır. PE-HD drenaj boruları kullanılmalıdır. Emiciler arasındaki mesafe ise 20 m olmalıdır.

 

Hazırlanma Sırasında Kontrol

 

Kendi kendine kontrol:

- İnşaatı yapan firmanın kendi kendini kontrol etmesi de denetim ve kontrol mekanizmasının bir parçasıdır.

 

Yabancının, bir başkasının kontrolü :

- inşaat tekniği açısından

- zemin mekaniği açısından

- plastik tekniği açısından

- ölçüm tekniği (geodezi) açısından incelenir.

 

Bütün bu her işin en iyi uzman kuruluştarafından yapılması gerekir; bu kuruluşların müteahhit firma ile her hangi bir ilişkilerinin olmaması şarttır.

Denetim : denetimi de yetkili, sorumlu, kurum , kurulut(daire) yürütmelidir.

 

 

Sızdırmazlık Folyeleri veya Yollukları Nasıl Olmalı

 

Bu tür deponinin en büyük, su götürmez kuşku yanı ise ;

 

. yeraltısuyunun organik kirleticiler ve ağırmetallerle kirlenmesi

. bu kirliliğin toprak, bitki, hayvan ve insan beslenme zinciri yolu ile insan sağlığını tehdit eden büyük bir potansiyel oluşturma olasılığına sahip olması.

 

Bu da ancak günümüzün sızdırmazlık konusunda geliştirilmişen güvenilir malzemelerin, birikmişdeneyimler ışığında da birikimlerin ürünü teknolojinin kullanılması ile mümkündür. Girişimciler bunu yapacaklarını taahhüt ettikten ve gerçekten titizlikle gerçekleştirdikten sonra bir sorun kalmamaktadır. O halde sızdırmazlık için kullanılacak folye ve/veya yolluklarda hangi özellikler bulunmalıdır ? Bunlar ise;

- genel fiziksel özellikleri :

. materyali ve yapısı

. kalınlığı

. yanabilirliği

. yüzey direnci

. delinmezliği

. hava koşullarından etkilenmezliği

. su geçirmezliği

. ısıya davranışı

 

- fiziksel-mekanik özelliği :

. çekme deneyi davranışı

. yırtılma direnci

. delme basıncına karşı direnci

. aşırı sıcaklıklara karşı davranışı

. dikişyeri sağlamlığı

 

- kimyasal özellikleri :

. monodeponi sızıntı suyuna karşı davranışı

. konsantrasyonu yüksek sıvılara karşı dayanıklılığı

. kireç kaymağına karşı dayanıklılığı

. %5'lik yüzey aktif maddelere, örneğin deterjanlara karşı davranışı

. gazlara karşı davranışı

. kalıcı yapışma yeteneği

- biyolojik özellikleri :

. mikroorganizmalar karşı dirençli

. bitki köklerine karşı dirençli, delinemez

. kemirici hayvanlara karşı dayanıklı, kemirilemez olmalıdır.

 

Özetleyecek olursak, sızdırmazlık folyelerinde ve/veya yolluklarında aşağıdaki özellikler bulunmalıdır:

 

- folyeler mutlak sürettte sıvı veya gaz geçirmemeli

- her türlü gerilimlere tahammüllü olmalı, enine-boyuna gelen, gele- bilecek olan çekme ve genleşme kuvvetlerine karşı dirençli olmalı

- bütün gerilimlere karşı koyabilme yeteneği, gevşeme özelliği (relaks yeteneği) olmalı

- gerilim korrozyonlarına karşı dayanıklı olmalı, yüzey aktif maddeler, çözeltiler, diğer yüzeyaktif kimyasal maddeler işlevlerini olumsuz etkilememeli

- böcek, haşara gibi canlılar için besin maddesi olasılığı kesinlikle olmamalı

- hava koşullarına, delici köklere , kemirici hayvanlara karşı dayanık- lı olmalıdır

- bir yolluk diğer yolluğa iyi oturmalı iyi yapışmalı ve iyi kaynakla- nabilmelidir (dikişyeri testi için çok iyi kontrol yöntemi uygulanmalıdır)

- fugalar (birleşme yerleri ) için de yolluk için istenen diğer bütün hususlar istenmelidir (uzun süre dayanıklılığı, sızdırmazlığı, v.d.)

- her ortam , madde ve tabakadan geçebilme yeteneğine sahip olan hidrokarbon, klorluhidrokarbonlara karşı oldukca iyi direnç göstremeli

- uzun süre hiç bir temel özelliğini kaybetmeden şekil değiştirebilme- li, genleşebilmelidir; bunun üzerine kimyasal, mekanik etkiler de eklenik olarak gelse tahammül edebilmelidir.

- genleşme olayları materyalin uzun süre yaşama, ve dayanma özelliği- ni, kimyasal dayanıklılığını olumsuz etkilememelidir.

 

Sızdırmazlık İçin Kullanılan Polimerler

 

İu aşağıdaki polimerleri sıralıyabiliriz:

 

. PVC-P : yumutak polivenilklorür

. ECB : etilenkopolimerizat bitumu

. PEC : klorlu polietilen

. PELD : yoğunluğu az olan polietilen

. PEHD : yoğunluğu fazla olan polietilen

. EPDM : etilen-propilen-terpolimer kauçuğu

. NBR : nitril butadiyen kauçuğu

. IIR : butil kauçuğu

. v.d.

Bugüne kadar bunların içinden en uygun olarak kendini "PEHD"'ler göstermittir. Toluol testinde diğerleriden altı ile dokuz kat daha iyi olduğu; sızıntısu etkisi altında yapılan ağırlık değişim deneylerinde de PVC-P'den on kat daha iyi olduğu saptanmıştır. PEHD'lerin bir diğer özelliği de sızıntısu ve kimyasal maddelerin etkisi altında şişmesine rağmen, bu halin koşullar iyileşince tekrar ilk başlan-gıç durumuna dönüşebilmesidir. Yani reversibil bir olay olmasıdır. Diğer istenen özelikler açısından da üstündür.

 

Yollukları (Geomembranları) Korumak İçin Kullanılan Geotekstiller

Geotekstiller inşaat sektöründe yaklaşık 20 yılı aşan bir süredir başarılı bir şekilde kullanılmaktadır. Çevreye uyumlu, etkili ve oldukca da ekonomiktir.

Geotekstillerin iki önemli özelliği mutlaka olmalı;

- suyu geçirmeli

- çürümemeli

Geotekstiller, vlies maddelerinden , PP, PES, PE ve eşdeğer maddelerden üretil-mektedir.

 

3 -15 cm uzunluğunda elyaf ve sonsuz iplik şeklinde üretilen hammaddeler mekanik, termik , kimyasal veya kombine bir tekilde tespit edilmektedir.

 

Burada kullanılan hammadde UV-ışınlarına , sıcaklık etkilerine , kimyasal madde-lere karşı dayanıklı olmalıdır.

 

Elyafın ve ipliklerin, tekstil dokusuna, yapısına bağlı olarak farklı genleşme davranışı ve dayanıklılığı vardır. Tekstilin yapısı, dayanıklılığı, bağlantısı mekanik özelliklerine etki etmektedir. Örneğin delinmeye karşı direnç , toprağı tutma yeteneği, hidrolik davranışı olarak da su geçirgenliğine ve drenaj yetene-ğine olumlu etki etmektedir.

 

Geotekstillerin itlevleri:

- ayırma ; farklı özellikteki toprak tabakasını

- filtreleme; suyun basınçsız akmasını sağlar ve ince toprak taneciklerini tutar

- drenaj ; suyu toplar , düzenli süzer ve uzaklaştırır

- koruma; mekanik zararlılara karşı korur

- destekleme; şekil deformasyonuna karşı korur, dağılmasını önler

 

Geotekstile etki edebilecek etmenler ise:

- mekanik (statik, dinamik)

- termik (hava koşulları, inşaat kütlesi)

- kimyasal ( toprak , diğer etkiler 0

- çevre (ışık, mikroorganizmalar, böcekler ve kemirici hayvanlar

 

Sızdırmazlık Folyelerinin Kalite Kontrolü

 

Hammaddesinden üretimine ve arazide deponinin zeminine serilitine, yerlettiril-mesine kadar tüm aşamada folye veya yollukların mutlaka kontrollerinin yapılması gerekmektedir:

- Hammadde giritkontrolü

- Üretilen her ürünün sürekli kontrolü

- Yayma, yerlettirme ve ekleme , kaynaklama kontrolü

 

 

Hammadde GiritKontrolü:

 

Hammadde kalitesinde değişim salınımını en aza indirmek, her 20 ton madde tesliminde ;

. erime indeksine

. yoğunluğuna

. rutubetine bakmak.

 

Üretim Kontrolü:

 

Hammadde giriti ne kadar kontrollü olursa olsun, üretim parametreleri kusursuz olursa olsun, gene de sürekli olarak kalitenin kontrol edilmesi gerekmektedir:

. ortalama kalınlığının testi

. çekme , gerdirme deneyi

. sıcak depolanmaya karşı davranışının testi

. erime indeksinin tayini

. yırtma testi

. yoğunluk tayini

. soğuk büküm davranışı

. darbeli çekme davranışı

. gerilim çatlağı dayanıklılığı

. bükme değişim davranışı

 

Uzun Süreli Kaynak Testi

 

Özellikle yollukların birleştirildiği yerler, dikişler sabit basınç altında , bir yönde gerdirilerek , anılan sıvıların da bulunduğu bir havuzun içinde dikişlerin sağlamlığı ve uzun ömürlülüğü test edilmektedir.

 

Uzmanlar yaptıkları bu testlere göre ,ömürünün 150 yıl civarında olduğunu tahmin etmişlerdir.

 

Yollukların Döşenmesi

 

Yollukların veya folyelerin döşenmesi için önce döşenecek olan zeminin tesviye edilmesi ve kaba ve ince planum olarak hazırlanması gerekmektedir. Bunun için de taşsız kum ve kil kullanılmaktadır. Araziye de bu sırada gerekli olan eğim veril-mektedir.

 

Yolluklar ne kadar büyük olursa hem işçilik , hem de kusursuz döşeme o kadar iyi gerçekleşir. 200 x 10 m ebatlarında yolluklar ve 30 x 2 m ebatlarında da folyeler üretilmektedir. Ayrıca istenilen ebatlarda üretmek de mümkündür. Döşenen yollukların kenarları daha sonra ki kaynaklamaya hazır bir şekilde üst üste konulur. Rüzgar kaldırmasın diye de geçici olarak kum torbaları ile örtülür.

Döşeme sırasında yollukların altında boşlukların oluşmamasına çok dikkat etmeli yoksa daha sonraları, üzerine yük gelince yer yer oturmalara ve çökmelere neden olabilir. Planlamanın en önemli taraflarından biri de çökme olayını en zada tutabilmektir. Ayrıca folyelerin kalınlığı da bu en az çökme davranışlarına karşıkoyabilme yeteneğini vermektedir.

 

 

Kaynak Yapma, Yapıştırma

 

Yollukları ek yerlerinde birbirine bağlama olayı kaynak yaparak gerçekleştirilmektedir:

- sıcak gaz kaynağı

- sıcak kama kaynağı

- ekstruksiyon kaynağı

yöntemleri uygulanarak yapılmaktadır.

 

Basit kaynak dikişlerinde kaynak eni 30-40 mm arasındadır.

 

Çift dikişlerde de arada kanal (test kanalı) bırakılarak yapılması gerekir, bu durumda her bir dikişin eni 15-20 mm arasındadır (İekil ).

 

Kaynak olayı hiç basit ve kolay değildir, bu konuda uzman ve deneyimli olan kişiler tarafından yapılmalı ve test kanalları da test edilmelidir. Bir kaynak protokolu tutulmalıdır.

 

Kaynak yerlerinin sağlamlığının kontrolü mekanik bir parçalayıcı test ile yapılır. Ayırma ve sıyırma şeklinde tatbik edilir. Kısa , orta ve uzun vadede kaynak sağlamlık testleri yapmak gerekir. Deponi koşullarını simule ederek de bu testlerin yapılması icap eder.

 

Yüzey Sızdırmazlığı

 

Kusursuz bir zemin sızdırmazlığının yanı sıra, kusursuz bir yüzey sızdırmazlığı-nın sağlanması şarttır.

 

Yüzeyden doğrudan veya çevre sularından gelebilecek etkiyi, sızıntısu miktarını en aza indirmek gerekmektedir. Hatta tamamen yok etmek gerekir. Bu nedenle de iyi bir açık çevre drenajının yanısıra yüzey sızdırmazlığının yapılması şarttır.

 

Yüzey sızdırmazlığının hangi tabakalardan ve nasıl oluşması gerektiğini burada görmek mümkündür. > 60 cm killi toprak, bunun üstüne (geotekstilden de olabilir) bir koruma tabakası, PEHD sızdırmazlık yollukları (2,5 mm), 30 cm yüksekliğinde çakıllı alan drenaj tabakası, bunun da üstüne de en az 60 cm yüksekliğinde kültür toprağı gelmelidir. Böyle bir yüzey tabakası ile aşağıdaki hedeflere ulaşmak mümkün olacaktır:

- depolanan çöplerle yağmur sularının sızarak teması engellenmişolacaktır, böylece sızıntı suların oluşması ve yeraltına sızma potensiyel tehlikesi yaratılmayacaktır

- deponi kütlesinde her hangi bir nedenle oluşabilecek, yayılabilecek gazların yayılması kontrol altına alınacaktır

- mevcut arazi görünümüne uyum sağlatmak için peyzaj düzenlemesi yapılıp, yüzey yeşillendirilecektir.

 

Yüzey tabakadan sızan sular drenajlar vasıtasiyle toplanmakta ve uzaklaştırılmak-tadır. Fazla miktarda ise bir müddet birikmekte , bunun bir kısmı da kapilarite yardımıyla yüzeye kadar çıkarak buharlaşmakta, diğer kalan kısmı da drenajla uzaklaşmaktadır. Burada suyun uzun süre birikip beklemesine müsaade etmemek gerekir, yoksa tabaka kaymalarına , üstünde bulunan bitkilerin köklerinin çürümesine neden olabilir.

 

Yüzey sızdırmazlık sistemini :

 

- 1.0 m - 3.0 m kültür toprağı

 

- geotekstil (600 g/m2)

 

- 0.3 m alandrenajı ( kazan curufu kullanılabilir) dane boyutu 0/10 mm

 

- 0.6m kil , kf= 10-9 m/s

 

- geotekstil (600 g/m2 )

 

- 0.1 m dengeleme tabakası (curuf, 0/4 mm)

 

- 0.3 m alan drenajı (curuf, 0/10 mm)

 

- 2.5 mm kalınlığında , iki taraflı profili olan PEHD geomembranı

 

- 0,4 m alandrenajı ( curuf, 0/4 mm)

 

- 1.0 m dengeleme tabakası

olarak özetliyebiliriz.

 

Alternatif yüzey sızdırmazlık sisteminin tabakaları:

 

- 1.0 - 3.0 m kültür toprağı

- ayırıcı vlies tabakası (geotekstil)

- yüzey drenajı 16/32

- 0/8 koruma tabakası

- üst asfalt sızdırmazlık 0/8 mm

- dengeleme tabakası 0/11

- koruyucu geotekstil

 

- mineral yüzey sızdırmazlığı 0/32

- alt asfalt tabaka 0/8

- taşıyıcı tabaka 0/32

- ayırısı vlies tabakası

- 0, 32 mineral yüzey sızdırmazlığı

- atıklar

 

Yeraltısuyunun kalitesi de akışyönünde olmak üzere, analizler seyrek olarak , diğerleri de sık olarak yapılmalıdır.

 

Deponinin sürekli olarak zemin ve yüzey sızdırmazlık sisteminde drenaj işlev ve oturma kontrollerinin yapılması gerekmektedir. Bunun için geliştirilmişaletler mevcuttur.

Amaç ,neden yeniden düzenliyor ve yetillendiriyoruz ?

. Doğa ya uyumunu sağlamak

. Olabildiğince yeni amaçlara yönelik yararlanma

. Bu sahalara ekolojik dengeleme görevi itlerini verdirmek

. Gelişi güzel örtülemeyi,kapatmayı engellemek

 

Önce çim ve legumunoz karışımı bitki türleri ile kaplanabilir.

Yamaçlar, eğimli kısımlar ise çok veya bodur dediğimiz bitki türleri ile örtülebilir.

 

Özellikle düzenli deponilerde yetillendirme olayı daha baştan düşünülmeli ve planlanmalıdır.

. Deponi kütlesinin inşaatı

. Ana toprağın garantiye alınması, örtülmesi

. İşletme sırasında görünümü, konumu ve yeşillendirme önlemlerinin almak

. Deponigazı önlemlerini almak ve ekon0mik olarak yararlanmak

. İlk yeşillendirme önlemleri

. Nihai kullanımın belirlenmesi

. Yeşillendirmenin planı

 

Kültüre alınan bu arazinin ilerideki kullanım amaçlarına göre örtülenmesi gerekmektedir:

. Tarımsal kullanım için 1 m kültüre elverişli toprak humus miktarı 0.4 m.

. Çim sahası için

Ham toprak yeterli (20-30 cm)

Humus miktarı 0.1 m

. Ağaç ile yeşillendirme için Toplam 1.5 m toprak tabakası ve bunun 0.3 m anatoprak olmalı

 

İyi ve başarılı yeşillendirme için önce pijonür (öncü) bitki türleri ekilmeli dikilmeli, bunların oluşturduğu biyotopa da daha duyarlı, fazla istekli bitkiler dikilmelidir. Bitki aralıkları birer metre olmalıdır.

 

 

3.1.2. Kuşadası Eski Çöplüğünün Yeniden Peyzaja Kazandırılması Ve Yeşillendirilmesi

 

Amaç ,neden yeniden düzenliyor ve yetillendiriyoruz ?

 

. Doğa ya uyumunu sağlamak

. Olabildiğince yeni amaçlara yönelik yararlanma

. Bu sahalara ekolojik dengeleme görevi itlerini verdirmek

. Gelişi güzel örtülemeyi, kapatmayı engellemek

- Önce çim ve legumunoz karışımı bitki türleri ile kaplanabilir.

- Yamaçlar, eğimli kısımlar ise çok veya bodur dediğimiz bitki türleri ile örtülebilir.

Özellikle düzenli deponilerde yeşillendirme olayı daha baştan düşünülmeli ve planlanmalıdır.

 

. Deponi kütlesinin inşaatı

. Ana toprağın garantiye alınması, örtülmesi

. İşletme sırasında görünümü, konumu ve yeşillendirme

önlemlerinin almak

. Deponigazı önlemlerini almak ve ekonomik olarak yararlanmak

. İlk yeşillendirme önlemleri

. Nihai kullanımın belirlenmesi

. Yeşillendirmenin planı

Kültüre alınan bu arazinin ilerideki kullanım amaçlarına göre

örtülenmesi gerekmektedir:

 

. Tarımsal kullanım için

1 m kültüre elveritli toprak

humus miktarı 0.4 m.

 

. Çim sahası için

Ham toprak yeterli (20-30 cm)

Humus miktarı 0.1 m

. Ağaç ile yeşillendirme için

Toplam 1.5 m toprak tabakası ve bunun 0.3 m anatoprak

olmalı

İyi ve başarılı yeşillendirme için önce piyonür (öncü) bitki türleri ekilmeli dikilmeli, bunların oluşturduğu biyotopa da daha duyarlı, fazla istekli bitkiler dikilmelidir. Bitki aralıkları birer metre olmalıdır.

 

Aslında bir düzenli çöp deponisinde çöp ve katı atık dökümüne başlamadan önce, estetik, ses ve gürültü, toz ve toprak, uçuşan hafif madde kirlenmesini ve kirletmesini önlemek için, 3-4 m yüksekliğinde koruyucu bir seddenin oluşturulmasıve bunun üzerine da hemen hızlı gelişen bitkilerin ekilmesi veya dikilmesi gerekmek-tedir. Seddenin dışkısmına ilerde hedeflenen görüntüye uyum sağlayacak bir şekli de daha baştan vermek gerekir.

 

Deponi kütlesindeki biyokimyasal prosesler artık iyice durmuşveya yavaşlamışise; o zaman deponinin üst tabakasına hafriyat toprağı döküp harmanlıyarak, humus tabakası olmadan tekrar kültüre almak , yeşillendirmek mümkündür. Bu uygulama daha ziyade yıllardır kapatılmışve hiç kullanılmayan deponilerin yeşillendirilmesi için geçerlidir.

 

Son yıllarda çöpün bileşiminin değişmesi, içindeki PET ve PVC gibi plastik şişe ve madde oranın artması , deponi yeşillendirmesini de güçleştirmektedir. Hiç ayrışmayan ve/veya zor ayrışan bu ve bunun gibi ambalaj maddeleri yeşillendirme açısından da deponilerde sorun olmaktadır.

Deponilerin iyi ve sağlıklı, kalıcı bir şekilde yeşillendirile-bilmeleri için su ve gaz kontrolünün mutlaka yapılmışolması gerek-mektadir. (Su ve Gaz Drenaj Sistemleri). Bu takdirde yeşillendir-mede kullanılan bitkilerin sağlıklı gelişmeleri beklenebilir. Böylece deponide oluşan biyogazın hem zarar vermesi önlenecek hem de gazdan yararlanılacaktır. Aynı şekilde çöp ve katı atık kütlesi-nin içine su girmesi önlenecek, mevcut sularda sızıntı suyu şeklin-de derlenerek zararsızlaştırılacaktır. Bitkilerin sağlıklı gelişme-si de deponiden her hangi bir gaz emisyonu olmadığının bir göster-gesi olacaktır.

 

Başarılı bir yeşillendirme hedef seçilmişise o zaman , stabil bir ekotopun oluşması için önce iyi öncü bitkilerin seçilmesi ve yetiştirilmesi gerekmektedir. Bu öncü bitkiler ekolojik istekleri yüksek olan bitkilere , isteklerine uygun ortamı hazırlamaktadır-lar. İstekleri yüksek olan bitki tür seçimi , o yerin mikroiklim koşullarına göre ( rüzgar, güneş, yön, v.d. )yapılmalıdır. Yeşillendirme alanı ilerde orman olacaksa ona göre uygun bitkiler seçilmelidir. Başlangıçta ağaçlar arasında mesafe en az 1 m olma-lıdır. Bitki seçiminde yörenin bitki ekolojisinin ve sosyolojisinin özellikleri mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır.

 

Yeşillendirilen , tekrar kültüre alınan alan tarımsal amaç için kullanılmak isteniyorsa ; o zaman toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik yapısını sürekli olarak iyileştirmek gerekir. Bu amaçla da çeşitli kültür teknik önlemleri alınabilir.

 

Eski çöp ve katı atık depolama yerlerine her hangi bir inşaatın yapılması ve/veya inşaat alanı olarak kullanılması homojen olmayan ve sürekli çalışır olan bir zemin nedeni ile çok sakıncalı olacak-tır.

 

Rekreasyon alanları olarak düşünülmesi , spor tesislerinin , golf sahalarının , park alanlarının v.d. yapılması iyi bir şekilde örtülmüşgaz ve su kontrolü iyi yapılmışdeponilerde sakıncasız ve kuşkusuz bir şekilde mümkündür.

 

 

4. Sonuç

 

* Doğaya yük olan eski çöplüklerin ıslahındaki amaçları aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür:

. Yeniden doğa ya uyumu sağlamak ve bozulan ekolojik dengeyi kurmak

. Bu yerden artık olabildiğince yeni amaçlara yönelik yararlanma

. Bu sahalara ekolojik dengeleme itlevini üstlendirmek

. Gelişi güzel örtülemeyi, kapatmayı engellemek ve yetillendirmek

 

Deponi İslah Önerileri

 

- Yağışların girmesini önlemek ve gaz çıkışını kontrol altına almak için deponi yüzeyinin örtülmesi

- Gazların toplanması, taşınması ve bertarafı

- Sıvıların derlenmesi, toplanması ve bertarafı

- Kenar sızdırmazlık duvarlarının sağlanması

- Gerekli ve önemli hidrolik önlemlerin alınması

(yeraltısuyu seviyesinin düşmesinin seviye düşürme kuyuları ile sağlanması; dışında da kanal sistemi ile yeraltısuyu seviyesinin düşüşünün sağlanması.

 

 

5. KAYNAKLAR

 

Eiden G. (1991): "Getrennte Sammlung und Aufbereitung von Kunststoffabfallaen", Entsorgungspraxis. EP. Spezial No. 1, s.2-10". 7.4.1991.

Erdin, E. (1991) : İnşaatlarda Yeni Geoteknik Malzemeler. Panel, Sayı 20,S.11-15 İzmir

Erdin, E. (1991) : İçecek Ambalajlaması ve Enerji . TÜYAP Enerji Fuarı, Enerji Tasarrufu Semineri , 15 - 16 Ocak , Esentepe-İstanbul

Erdin, E. (1992) : " Arıtma Çamurunun Deponiye (Çöplüğe) İnşaa Edilmesi " İnşaat Dünyası Dergisi . Nisan, S. 32-35, İstanbul.

Erdin, E. (1992) : "Eski Çöplüklerin Üzerlerinin Düzenli Olarak Örtülmesi" İnşaat Mühendisleri Odası İzmir İubesi Haber Dergisi. Ekim, 1992.

Franzuis, V. (1985): Kontaminierte Standorte-eine internationales Problem". Symposium Kontaminierte Standorte und Gewaesserschutz. Aachen 01.03.10.1984 UBA Materialien 1/85, Berlin

Hessische Landesanstalt für Umwelt (1975) : "Rekultivierung von Müllkippen" Richtlinie 3, Wiesbaden, 24 S.

Lang, O. (1973) : "Deponie und Landschaft" Deponie AG , Zürich Verlag.

Thome -Kozmiensky,K.J. (1983) :"Kompostierung und Brennstoffgewinnung". E.Freitag Verlag für Umwelttechnik,Band 6.

Zoral,K. (1974) : "Doğu Karadeniz Bölgesinde Yakacak Olarak Kullanılabilecek Tarımsal ve Sanayi Yan Ürünlerinin Potansiyeli ". Atatürk Üniversitesi Erzurum.Teknik Rapor.

Uğurlu, Aylin (1992) : "Sıvı Ambalaj Atıklarının Ayrı Toplanması ve Geri Kazanılması" DEÜ. Müh. Mim. Fak. Çevre Müh. Bölümü Bornova /İZMİR

 

Ekler

Ek Tablo 1 : Deponi sızıntı suyunda ve kontrol kuyularından alınacak sulardan yapılması gereken analizler

---------------------------------------------------------------------------------

Parametreler Tam Analizler Kısmi ,sık analizler

--------------------------------------------------------------------------------

pH- Değeri x x

EC25x10x6 x x

% kül x x

KOİ x x

NH4 x -

SO4 x x

Cl- X -

P2O5 x -

Sertlik x x

Na x -

K x -

Mg x -

Ca x - Açıklama

-------------------------------------------------------------------------------

Fe x x Eğer tam analizler sonucunda

Mn x x

Zn x x

Cu x x yüksek değerler çıkıyorsa

Cr(+3,+6) x x

Ni x x

As x x bu analizler yapılmalıdır

Pb x x eğer tam analizlerde bulunan

Cd x x değerler iz düzeyde ise gerek

CN- x x yok

--------------------------------------------------------------------------------

 

Ek Tablo 2 : Deponigazın bir metreküpünün ısıl değeri gazın bileşimine bağlı olarak değişmektedir. Bu değer ise: 18 - 27 MJ / Nm3 arasındadır.

--------------------------------------------------------------------

CH4 - Oranı Gazdan yararlanma (Nm3/kg Organik Kuru Madde)

% 0.2 0.4 0.6 0.8 1.0

-------------------------------------------------------------------

50 3.6 7.2 10.8 14.4 18.0

-------------------------------------------------------------------

60 4 .3 8.6 13.0 17.3 21.6

------------------------------------------------------------------

70 5.0 10.1 15.1 20.2 25.2

-------------------------------------------------------------------

75 5.4 10.8 16.2 21.6 27.0

-------------------------------------------------------------------

 

  • Ek Tablo 3 : Belli başlı ayrışabilir organik maddeleriin biyogaz miktarı, metan oranları ve enerji içerikleri aşağıdaki gibidir :
  • -----------------------------------------------------------------------

    Organik madde Biyogaz eldesi CH4- İçeriği Enerjisi

    türü (Nm3/kg OKM) (%) (MJ/kg OKM)

    ----------------------------------------------------------------------

    Karbondidrat 0.8 50 14.4

    Protein 0.7 70 17.6

    Yağlar 1.2 67 28.9

    --------------------------------------------------------------------

     

    Ek Tablo 4 : Biyogaz (deponigaz) verebilecek katı atıklar ise :

    . Hayvan dışkıları, ağıl atıkları . Bitkisel atıklar

    . Kentsel atıklar . Arıtma çamurları

    . Organik ağırlıklı sanayii atıkları

    (Mezbahane atıkları, kağıt sanayii atıkları, gıda sanayii atıkları v.d. )

    . Özel bitkiler, algler v.b.

    ---------------------------------------------------------------------------

    Organik Toplam OKM Yararla- Gaz üretimi Enerjisi Isıl değeri

    Miktarı nılacak mik.Metan %'si Nm3 Özgül Isı

    106t/a 106t/a Nm3/kg OKM MJ MJ/kg OKM

    ---------------------------------------------------------------------------

    Evsel KA 9 2 0.25 0.5 .109 5.9

    %65 7.7 .109 (6-8.5 )

    ---------------------------------------------------------------------------

     

    Tablo 5 : Deponide elde edilecek deponigazının enerji değeri ve maaliyeti

    -------------------------------------------------------------------------

    Enerji Masrafı Isıl değeri Yararlı enerji masrafı (DM/GJ)

    kaynağı DM/kwh (kJ/l) Kalorifer Motorlar

    -------------------------------------------------------------------------

    Elektr.En. 0.10-0.25 ------ 29-73 (n=%95) 31 (n=%85-90)

    DM/l

    -------------------------------------------------------------------------

    Fuel oil 0.65 36.000 22-30 (n=%60-80) 60 (n=%30)

    DM/m3 MJ/Nm3

    -------------------------------------------------------------------------

    Doğal gaz 0.40-0.70 32-35 14-27 (n=%80) 38-73 (n=%30)

    Biyogaz 0.65-1.80 18-27 30-125 (n=%80) 80-333 (n=%30)

    -------------------------------------------------------------------------*

    n = randıman yüdesi veya sabiti

     

     

     

    Eski Düzensiz Deponilerin (Çöplüklerin) Islahı ve Programlanması

     

     

     

    1. Özet

     

    Yıllardır kullanıldıktan sonra 1-2 yıldır terkedilmişbulunan ve Söke yolu üzerinde olan, artık kent içinde sayılabilecek olan eski çöplük (deponi) bu hali ile bırakılamaz. Mutlaka çevresel etkileri açısından bilimsel olarak incelenmeli ve irdelenmelidir. Sonra da mutlaka deponi biyogazı zararsızlaştırılma zorundaysa bunun için teknik önlemler alınmalıdır. Her türlü yüzeysel suyun ve yeraltı suyunun deponi kütlesine etki etmesi, girmesi çıkması önlenmelidir. Bu da ciddi bir ıslah çalışması gerektirmektedir. Deponi basitce yüzeyden kapsüllenerek yüzey sularının deponiye girmesi engellenmeli ve ayrıca da deponinin üstü doğaya kazandırılması için ağaçlandırılmalı ve yeşillendirilmelidir.

     

    Çevresel Etki Değerlendirilmesinin Yapılması ve bu çalışma kapsamında da bu yerin hangi amaçlarla kullanılabiriliğinin ortaya konulması gerekmektedir. Hangi eksikliklerinin olduğu ve nasıl tamamlanabileceği de bu yapılacak çalışmlarda ortaya konulmalıdır. Böylece ciddi ve sıkı bir şekilde kontrol ve denetim altına alınmışeski deponi alanında neler yapılabileceği veya yapılamayacağı multidisipliner bir raporla ortaya konulması zorunludur. Eski çöplüğün her halukarda şimdiden gaz ve su kontrolü yapıldıktan sonra yeşil alan olarak kullanılması daha ziyade rekreasyon amaçlı olması mümkündür.

     

    2. Kuşadasında Biyoorganik Çöp ve Ambalaj Atıkları

     

    Kuşadası'nda özellikle yaz aylarında çok miktarda ambalaj atıkları oluşmaktadır. Özellikle plajlarda metal kutu, PET şişe, PVC şişe ve cam şişelere, kağıt ve karton ambalajlara çok rastlanmaktadır. Bunun dışında küçük boy ayıklanması veya ayrı toplanması ve biriktirilmesi ekonomik olmayan ambalajlar da çok miktarda bulunmaktadır. İyi bir organizyon yapıldığı ve buna bağlı olarak atıklar hiç olmazsa "YaşÇöp = Biyoorganikçöp" ve "Kuruçöp = Değerlendirilebilir Atıklar" olarak ayrı ayrı toplandığında, çöplüğe gidecek katı atık miktarı azalacak ve kullanma süresi ( ömrü ) artacaktır.

     

    Biyoorganikçöpler özellikle yaz aylarında, bilhassa kavun, karpuz döneminde çok oluşmaktadır. Bunun ayrı toplanıp organik gübreye dönüştürülmesi gerekmektedir. Bahçe kökenli olan biyoorganikçöpler de az su içerdiğinden çok su içeren mutfak kökenlilerle çok iyi bir şekilde ideal su muhtevasına karıştırılabilir ve birlikte kompost-laştırılabilir. Böylece deponilerdeki sızıntı sularının kavun, karpuzdan kaynaklanan kirlilik yükleri azaltılmışolabilir. Kuru bahçe yaprak, dal ve dalcıkları bu suyu bağlar ve ayrışmanın gerçekleşmesine de bir ortam hazırlar. Diğer yandan da kendisi de çürümeye batlar.

     

    Tehlikeli atıklar biyoorganikçöpler'e karıştırılmadıktan sonra, rahatlıkla elde edilen gübre her yerde kullanılabilir. Bu da toprakların veriminin artması ve su tutma özelliklerinin iyileşmesi demektir.

     

    Kuşadası'nda yaz aylarında çok oluşan ambalaj atıklarının da değerlendirilmesi veya kaynağında oluşumunun azaştılması da diğer çok önemli bir husustur. Bunun içinde "Katı Atık Konsept = Katı Atık Program-Plan-Proje" yaklaşımı ile olayı bütünsel ele almak gerekir. Parçasal ele alınması sorunun tümü ile çözülmesine yetmez.