home loans
home loans

Duyurular

Sitemiz hizmetinize açılmıştır.

Lhb AD Yönetimi...



Dokuz Eylül Üniversitesi,

Bilim Yolunda Önemli Bir Adım Daha Attı…

 

  • Türkiye’de ilk kez “Laboratuvar Hayvanları Bilimi” Anabilim Dalı kuruldu
  • 2004 / 2005 Öğretim Yılı’nda eğitime başlayan Anabilim Dalı için başvurular; 15 Ocak 2005 tarihine kadar devam edecek.
  • Bitirenlerin, üniversitelerde deney hayvanları alanında akademisyenlik, sağlık araştırma ve uygulama merkezlerinde ve araştırma enstitülerinde kariyer olanaklarına sahip olacağı programa; ‘Veteriner Hekim’, ‘Tıp Doktoru’, ‘Diş Hekimi’, ‘Eczacı’ ve ‘Biyolog’lar başvurabilir…


DEHA – Dünyada 1800’li yıllardan bu yana bilimin ana kollarından biri olarak faaliyet göstermesine karşın ülkemizde yeterince önem verilmeyen “Laboratuvar Hayvanları Bilimi”; Türkiye’de ilk kez Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü bünyesinde kurulan “Laboratuvar Hayvanları Bilimi Anabilim Dalı”nda yüksek lisans eğitimi konusu olurken, yepyeni bilimsel çalışmaların altyapısına yönelik önemli bir adım oluşturdu. 2004 / 2005 Öğretim Yılı’nda eğitime başlayan Anabilim Dalı için başvurular; 15 Ocak 2005 tarihine kadar devam edecek. Üniversitelerde deney hayvanları alanında akademisyenlik, sağlık araştırma ve uygulama merkezlerinde ve araştırma enstitülerinde çalışma olanakları gibi kariyer alanları sunan programa; ‘Veteriner Hekim’, ‘Tıp Doktoru’, ‘Diş Hekimi’, ‘Eczacı’ ve ‘Biyolog’lar başvurabilecek.

2003 / 2004 yıllarında “Laboratuvar Hayvanları Bilimi”ne ilişkin Amerika Birleşik Devletleri’nde New York’ta Yale, Rockfeller, Cornell ve Hollanda’da Groningen Üniversitesi’ndeki inceleme ve araştırmaları sürecinde ülkemizin bu konudaki eksikliğine ilişkin tespitinden yola çıkarak, Dokuz Eylül Üniversitesi Bünyesi’nde ilgili birimin kurulmasına öncülük eden ve halen Anabilim Dalı Başkanı olarak görev yapan Doç. Dr. Osman Yılmaz, bu alandaki bilimsel çalışmaların Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa ülkelerinde oldukça ilerlemiş ve kurumsallaşmış olduğuna dikkat çekti. “Laboratuvar Hayvanları Bilimi” Anabilim Dalı’nın kurulması öncesinde ciddi bir altyapı çalışması yürütüldüğüne işaret eden Doç. Dr. Yılmaz, bu süreçte başta Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Alıcı olmak üzere Prof. Dr. Ataman Güre, Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Gül Güner ve Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şebnem Özkan‘ın çok önemli katkı ve destekleri olduğunu vurguladı.

“Laboratuvar Hayvanları Bilimi”ni; biyomedical araştırmalarda hayvanların insani kullanımı ve verileri aydınlatıcı, ön yargısız yeniden üretilebilir şekilde toplanmasının öğretildiği multidisipliner bir bilim dalı olarak tanımlayan Doç. Dr. Osman Yılmaz; “Bu bilim dalı; laboratuvar hayvanları biyolojisini, yetiştirilmesini, çevresel gereksinimleri, genetik ve mikrobiyolojik standartlaştırma işlemlerini, hastalıklardan korunma ve tedaviyi, deneysel tekniklerin iyileştirilmesini, anestezi – analjezi ve sakrifikasyon yöntemlerini içermektedir” diyerek çalışma alanlarına ilişkin bilgi verdi.

Doç. Dr. Osman Yılmaz, Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü bünyesinde “Laboratuvar Hayvanları Bilimi” Anabilim Dalı kurulması için YÖK’ten 2003 yılında izin çıktığını açıklarken, “Türkiye’de ilk kez kurulan bu bilim dalının yetiştireceği bilim adamları ile; ülkemiz üniversitelerinde laboratuvar araştırma merkezlerinin teknik personel ihtiyaçları büyük oranda karşılanacaktır” sözleriyle Türkiye’nin bilimsel altyapısının çok önemli bir kazanım elde edeceğini de ifade etti. Doç. Dr. Yılmaz, Dokuz Eylül Üniversitesi’nde araştırma ve geliştirme çabalarına büyük önem verildiğine işaret ederken, Rektör Prof. Dr. Emin Alıcı’nın önemle üzerinde durduğu Araştırma Merkezi projesi kapsamında görev alacak teknik personelin yetişmesi açısından da yürütülen çalışmaların önemini kaydetti.

Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Laboratuvar Hayvanları Bilimi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Osman Yılmaz, yürütülen çalışmaların önemini anlatırken; “ Gelişmiş ülkelerde laboratuvar hayvanları yetiştirme, kullanma, tedavi ve koruma konuları oldukça uzmanlaşmış kişilerce yapılmaktadır. Araştırma sonuçlarının güvenilirliği ve standardizasyonunda en önemli unsurlardan birisi laboratuvar hayvanlarının standardizasyonudur. Bu standardizasyonda en önemlisi; laboratuvar şartları, genetik ve mikrobiliyolojik standardizasyondur. Ancak bu saydığımız konuların standart olması durumunda deney sonuçları standart olabilir, aksi takdirde deney sonuçları yanıltıcı olabilir” diyerek bilimsel çalışmaların hassasiyetine dikkat çekti. Doç. Dr. Yılmaz sözlerini şöyle noktaladı:

“Üniversitemizin hedefi, eğitimde yapmış olduğu atılımların yanında bilimsel araştırmalarda da önemli atılımlar yapmaktır. Artık ülke olarak yaptığımız tüm bilimsel proje ve araştırmaların hedefi, bilimsellik başta olmak üzere, patent almak ve ekonomik kazanım elde etmeye yönelik olmalıdır Böylece ülkemizdeki sınırlı kaynaklarımız, hem daha verimli kullanılacak, hem de bilimsel ve ekonomik gelişimimize daha büyük yararlar sağlayacaktır. Sonuçta Türkiye olarak biz, tüm gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, bilimsel çalışmalardan ekonomik getiri sağlamayı hedef olarak koymalıyız. Çünkü ülkemizin gelişmesi ve bağımsızlığı, kısacası geleceği buradadır.”