Trenler Grubu, Sirkeci Gar'da buluştuktan sonra, Edirne'ye mi Çerkezköy'e mi gidelim diye tartıştık. Ardından Edirne'de karar kıldık. Hatta biletlerimizi de Edirne diye aldık. Koştur koştur Kapıkule Treni'ni yakaladık. Tam binecekken, Selanik'ten gelen Dostluk Ekspresi'nden inen Çerkezköy eski Başdispeçeri Sayın Mükerrem Aydoğdu, bizi yakaladı ve fikrimizi değiştiriverdi. Ve son durak olarak yeniden Çerkezköy'de karar kıldık ve beraberce kah kabinde, kah vagonda Çerkezköy'e kadar gittik. (30 Temmuz 2005, Çerkezköy)

Çerkezköy - Halkalı arasındaki Sinekli İstasyonu. (30 Temmuz 2005, Çerkezköy)

Tren yolculuğumuz, Çerkezköy İstasyonu'nda son buldu. (30 Temmuz 2005, Çerkezköy)

Resimde, Trenler Grubu'ndan A. Osman İnceoğlu, Acar Hamşioğlu ve Gökçe Aydın görünüyor. Arkada ise park halinde bekleyen KS ve Habiss vagonları görünüyor. (30 Temmuz 2005, Çerkezköy)

Çerkezköy İstasyonu, doğu çıkışı (Edirne yönü). (30 Temmuz 2005, Çerkezköy)

ve batı çıkışı (İstanbul yönü). (30 Temmuz 2005, Çerkezköy)

İstasyona henüz gelmiştik ki, İstanbul'a doğru giden yanılmıyorsam Bosfor Ekspresi, Çerkezköy'den geçti. (30 Temmuz 2005, Çerkezköy)

Grupça, önce istasyonun çay bahçesinde oturup güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra, Çerkezköy İstasyonu'nun artık kullanılmayan eski lokomotif deposuna giderek geziye başladık. Resimde, grubumuz manuel olarak kullanılan bir dönerköprüyü incelerken. (30 Temmuz 2005, Çerkezköy)

Oğuz C. Gel ile Can Keskin, dönerköprü sistemini test ederlerken. Gerçekten de, üzerinde tonlarca ağırlığında bir lokomotif varken bile bu köprü iki kişinin kol kuvvetiyle birkaç dakikada 360 derece dönebiliyor. (30 Temmuz 2005, Çerkezköy)

Döner köprü üzerinden tarihi deponun ve bekleyen otorayların görüntüsü. (30 Temmuz 2005, Çerkezköy)