AHLAK EĞİTİMİ

Emile Durkheim

Dokuz Eylül Yayınları, İzmir, Mart 2004

 


Metinden birkaç söz :

Her şeyden önce bütünüyle rasyonel bir ahlak eğitimi mümkündür çünkü bilimsel postulatın temelinde bu vardır. Bu postulat: Gerçek evrende insan aklının radikal bir şekilde reddedeceği hiçbir şey bulunmadığı şeklinde ifade edilebilir. Bu ilkeyi bir postulat olarak nitelendirerek aslında pek de uygun olmayan bir deyimden yararlanıyorum. İnsan aklı gerçekliğe boyun eğmeye ya da en azından dünyaya akıl yoluyla egemen olmaya karar verdiği ilk gün bu postulat aşağı yukarı bu türden özelliklere sahipti. Bilim ya da bilimsel düşünce oluşmaya başladığında şeylerin rasyonel ya da bilimsel bir dille ifade edilebileceğini görmüş olmalıydı zira bu iki terim eşanlamlıdır. Ancak başlangıçta bir tür düşünsel öngörü olarak nitelendirilebilecek bu durum zaman içinde ortaya çıkan bütün bilimsel sonuçlar tarafından da doğrulanmıştır. Bilim olgular arasında rasyonel bir bağ kurulabileceğini bizzat bu ilişkileri keşfederek kanıtlamıştır. Bununla birlikte geriye sayısız denilebilecek kadar çok, keşfedilmeyi bekleyen ilişki kaldığı söylenebilir. Belki de bu ilişkilerin bütünü asla keşfedilemeyecek, belki de bilimin her şeyi uygun bir şekilde açıklayabileceği ve kendi varlığına bir son vereceği bir günü asla göremeyeceğiz. Tam tersine genel gidişat bilimsel araştırmanın sonsuza dek sürüp gideceği şeklinde. Ancak akılcı ilke bilimin tüm gerçeği açıklayabileceği gibi bir iddia taşımıyor. Bu ilkenin yadsıdığı bir şey varsa o da gerçekliğin hiçbir parçasının, olgular kategorisine ait hiçbir şeyin bilimsel düşünce tarafından açıklanamayacağı yani özünde irasyonel oldukları gibi bir yaklaşımdır. Akılcılık kendisine sunulmuş verinin tüm sırlarını en ince ayrıntılarına kadar ortaya çıkartabileceğini iddia etmez. Bilimin, kendisine sunulan bu veriyi belli ölçülerde açıklayabileceğini savunur. Bu şekilde ifade edildiğinde bu ilkenin bilim tarihi tarafından kanıtlanmış olduğu söylenebilir. Görülen gelişmeler bize bilimin belli bir noktadan sonra durma aşamasına asla gelmeyeceği şeklindedir. Bilim kendisini sınırlandırmaya çalışan tüm girişimleri alt etmeyi başarmıştır.



Emile DURKHEIM (Epinal, 1858- Paris, 1917)

İnançlı bir Yahudi ailede doğdu.Haham olmayı reddedip 1879 yılında Ecole Normale Supérieure'e girdi. Jaures, Bergson, Janet, Blondel'le yakın dostluklar kurdu. H. Spencer, Renouvier, A. Comte'u okudu ve antik toplumlar konusunda ders veren Fustel de Coulanges'ın derslerini izledi.
Tam bir cumhuriyetçi, evrensel laiklik idealinin öncüsü olan Durkheim, 1870 Sedan savaşından ağır kayıplarla çıkmış ve art arda gelen dramatik olaylara (Prusyalıların işgali, Paris Commune'ü ve yarattığı baskı) maruz kalmış bir Fransa'nın toplumsal ve ahlaki açıdan öğretim ve araştırma aracılığıyla yaralarını sarabileceğini inanır ve bu doğrultuda ülkesine katkıda bulunmak ister.
Bu amaçla 1887 yılında Bordeaux'da Sosyal Bilimler ve Pedagoji kürsüsünü kurar. Derslerinde toplumsal dayanışma, intihar, hak ve töreler fizyolojisi, ahlaki ve dini olgu, eğitimsel yapılar ve pedagojik doktrinleri işler. O dönemde çevresine yeğeni M. Mauss, R. Hertz, F. Simiand, M. Halbwachs gibi isimleri toplar ve l'Année Sociologique (1896) başlıklı dergiyi yayınlamaya başlar.
1902 yılında Sorbonne'da Eğitim Bilimleri kürsüsünün başına getirilir. 1913 yılında bu kürsünün adı Eğitim ve Sosyoloji kürsüsü şeklinde değiştirilir. Sosyalist partiye yakın bir isim olan Durkheim aynı zamanda Dreyfus yanlısı olup, bilimsel ve teknik gelişmenin toplumsal ve ahlaki gelişmeye koşut olması ve uluslar arasındaki ilişkilerin rasyonel ve barışçıl olması gerektiğine inanan bir insandır. Ancak 1914 yılında çıkan savaş onu umutsuzluğa sürükler. Pek çok meslekdaşıyla birlikte oğlu Andre'de 1916 yılında ölür. Bütün bunlara dayanamayan Durkheim bir yıl sonra ölür.

Başlıca çalışmaları arasında : Toplumsal İş Bölümü(1893), Sosyolojik Yöntemin Kuralları (1895), İntihar (1897), Ahlak Eğitimi (1902-1903), Dini Yaşamın İlk Biçimleri (1912), Eğitim ve Sosyoloji (1922), Sosyoloji ve Felsefe (1925), Fransa'da Pedagojik Gelişme (1938), Sosyal Bilim ve Eylem ölümünden sonra 1970 yılında yayınlanmıştır.

 

«« listeye dön