10 Mayıs 2012 Alsancak Garı ve Havzası


Alsancak Gar havzasında yürüyüş. Foto: Orhan Berent

Bugün kadim dostum Sıtkı Kırıktaş'ı bir kere daha ziyarete gittim. Bu sefer Alsancak atölyede aylardır duran buharlıyı da fotoğraflayacaktım. Saat 12 gibi revizörlük kısmına intikal ettiğimde revizörler yemek paydosu hazırlığı yapıyordu. Sıtkı elindeki işi tamamladığında bana bir tane demiryolcu yeleği bulup giydirdi. Böylece fahri demiryolculuktan hakiki demiryolculuğa terfi etmiş oldum. Demiryolu işçilerinin giydiği o yeleği bütün ziyaretim boyunca gururla taşıdım.

Alsancak atölyedeki TCDD 56511 Kriegslok buharlı lokomotif. Foto: Orhan Berent

Biz 4. yolun oradan çıkmadan evvel bir DE22000'lik peronda duruyordu. Platformun nihayetinden yola inip havzaya hareket ettiğimizde o da gar binasından çıktı ve yanımızdan manevra sahasına doğru ierlemeye başladı. Biz atölye hizasına hasıl olduğumuzda o bizi çoktan geçmişti. Bu arada sol tarafımızdan da İzban trafiği aktığından kesilmemek için pür dikkat yürüyorduk. Bir CAF elektrikli dizisi havza çıkışına doğru hareketlenince onun geçmesini bekledik ve atölye girişinden yemekhanenin olduğu mevkiye intikal ettik. (Birinci levha)

Hilal tarafından gelen bir Rotem seti Alsancak havzaya girmeden hemen önce. Foto: Orhan Berent

Sıtkı yemek yerken ben de dışarıyı inceleyip sigara içtim. Gara gelmeden evvel ağır bir kahvaltı taam ettiğimden boğazıma kadar toktum. Biraz etrafı dolaştım ve İngilizlerden kalma binaları inceledim. Biraz ötede tüm ihtişamıyla Altay Alsancak Stadı'nın tribünleri yükseliyordu. Allah bizi mabedimizden ayrı düşürmesin. 35 senedir nice maçlar seyrettim orada. Altay, Göztepe, Karşıyaka, Altınordu, İzmirspor ve daha niceleri. Yeşilova'lar, İzmir Demirspor'lar, Ülküspor'lar. Bu stadyum birinci dereceden sit alanı ilan edilmeli. Eğer bu memlekette tarihe ehemmiyet verildiği söyleniyorsa...

Alsancak havzada ilerleyen Rotem bir CAF seti ile buluşuyor. Foto: Orhan Berent

Sıtkı öğle yemeğini taam eyledikten sonra beraberce mıntıkanın Hilal kısmına doğru olan çıkışına zuhur ettik. Orada TCDD 56511 plaket nümerolu buharlı lokomotif aylardır öylece duruyordu. Bu makine tıpkı TCDD 56548 gibi BR52 tipinde bir Kriegslok. Netten edindiğim bilgilere göre bu lokomotif Uşak Depoda muhafaza ediliyordu. Mamafih birkaç aydan beri de Alsancak Atölyede duruyordu. Ne zamandır görüntülemek istiyordum ancak bugüne nasip olmuştu.

CAF seti Alsancak havzayı terketmek üzere. Foto: Orhan Berent

Sıtkı makinenin faal vaziyette olmadığını ve biyellerin sökük durumda olup telle birbirine bağlanmış olduğunu ifade etti. Ben makinenin birkaç fotosunu çektikten sonra çıkışa doğru ilerledim. Kapı açıktı. Bir dakika sonra bir Rotem Alsancak havzaya girdi. Onun fotoğrafını çektikten sonra ben de çıkış kapısına ilerledim ve havzaya girdim. Sol taraftan bir CAF geliyordu. Onun da fotosunu çektim. Yanımızdan hızlı bir şekilde geçip Mortake'ye doğru seyrediyordu. Burada işimiz bitmişti. Yavaş yavaş atölyenin içinden gar binasına doğru avdet etmek üzere yürüdük.

Alsancak atölyedeki eski yuvarlak binanın duvar bakiyesi. Foto: Orhan Berent

Döner köprünün oraya geldiğimizde üzerinden geçtik. Sıtkı döner köprünün yükseltilmiş olduğunu işaret etti. Hakikaten de öyleydi. Halbuki 2006 ziyaretimde zeminle birdi ve döner köprü kullanılıyordu. Bu yükseltme ameliyle döner köprü gayrı faal vaziyete gelmişti. Köprüyü geçtikten sonra yandaki duvar bakiyesinin fotoğrafını çektim. İngilizler zamanında döner köprü kapalı bir sahaydı ve yuvarlak ya da oktagonal bir bina onu çeviriyordu. Benim çektiğim foto bu duvarın enkazından kalan yegane bakiyeydi.

Alsancak Stadı kale arkası ve demiryolu tesisleri. Foto: Orhan Berent

İngilizler tarafından inşa edilmiş ve burada bir şekilde sağlam kalmış binalardan biri bizim Altay Alsancak Stadı'nın kale arkasını görüyor. Sıtkı bana eski senelerde onun damında bir çok maç seyrettiklerini söyledi. Hatta bir Bursaspor maçında balkondaki misafir Bursalı taraftarlarla atıştıklarını da. Gerçekten Alsancak Stadı enteresan bir yapı. Bir tarafında cadde ve bina, diğer tarafında da duvar ve TCDD atölyesi mevcut. Duvarın belli bir kısmından sonra da Tariş'in Üzüm depoları var. Eskiden üzüm deposu tarafında kavak ağaçları vardı. Sonradan bunlar kesildi. Keza bizim üniversitenin Güzel Sanatlar Fakültesi binasının olduğu bahçede de açık tribünün arkasından yükselen kavak ağaçları vardı. Onlar da zamanla heder edildi.

Alsancak Stadı ve İzban peronları. Foto: Orhan Berent

Filhakika atölyeyi kışın ziyaret etmek lazımdı. 2006 yılında buraya intikal ettiğimde Şubat ayıydı ve her taraf yemyeşildi. http://berentorhan.blogspot.com/2006/02/alsancak-atolye-ve-sundurmas.html Halihazırda sıcağın etkisiyle otlar kavruk ve sarı. Bazı yerlerde de kahverengi. 1980 ile 1989 arasında zaman zaman Tariş'te mevsimlik işçi olarak çalıştım. Benim yolum atölyenin içinden geçerdi. Gara bakan kapıdan girer, atölyeyi boydan boya geçip, matbaa kapısına gelmeden fidanlık yoluna sapar ve incir deposu istikametine giderdim. Normal yolu 3 kat daha azaltıyordum böylelikle. 1981 yılında bir ara askeri idare zamanında atölye yabancılara kapatıldı. Sonraki senelerde 1983'te tekrar açıldı. O zamanlar TCDD 3. Bölge dizel lokomotif kıtlığında banliyöleri tekrar buharlıya rücu ettirmişti. Kreigloksların altın çağıydı o zamanlar. Alsancak-Buca-Seydiköy ve Basmane-Bornova seferleri o lokomotiflerle teşkil edilirdi. Sair manada 3. bölgede dingil basıncı hafif 44000'lik G8'lerin yerini almıştı BR52'ler.

İZBAN merkezi yeni binaya eski binadan bir bakış. Foto: Orhan Berent

Sıtkı'yla gara avdetimizde taze demlenmiş çay içtik. Bir ara kenarda duran bir merdivenden 4. yolun kenarındaki ilave binaların üzerine çıktık. İngilizlerin zamanında 4. yolun kemerlerinin de arası münhaldi. Takip eden senelerde buraları dolduruldu ve revizör odası kabilinden ufak bölmeler ilave edildi.

Alsancak Garı 4.yoldan peron çıkışına bir bakış. Foto: Orhan Berent

Not: Havza, atölye ve gar sahalarındaki tüm geziler, TCDD personelinin paydos saatinde ve tüm emniyet tedbirleri alınarak onların işini aksatmayacak şekilde gerçekleştirilmiştir. Tüm gezi ve fotoğraflamalar için önceden TCDD 3. Bölge Müdürlüğü'nden müsade alınmış ve 03.10.2011 tarihli B.11.2.DDY.1.03.00.03/311-08/107.140 sayılı Bölge Müdür Muavini sayın Selim Koçbay'ın tasdik ettiği vesikaya istinaden işbu etkinlikler gerçekleştirilmiştir.

Alsancak Garı peronlarına bir bakış. Foto: Orhan Berent