Kalabalığı gören Televizyon ekipleri ajanslar de gelmişti meydana. Biri duygularımı sordu.
-Arkadaş merak etmesin yazacağım dedim.
Yanımda biri belirdi, kameraları eliyle kapatarak bağırmaya başladı:
Bırakın ulan bırakın, kirletmeyin bunu da be! Kirletmeyin!
Bana dönerek
-Aziz Abi merak etme çıkartacağım seni buradan…
Genç irisi sarkık bıyıklı çeşitli omuz ve dirsek darbeleriyle kalabalığı açıyordu. Bilmiyorum niye peşine takıldım. Cadde tıkanmıştı. Heykelin dibine geldiğimizde Marşlar okunmaya başladı. Artık ne otobüs gözüküyordu ne de tombul yanak. Kameramanlar, fotoğrafçılar heykelle yan yana resim almak istediklerini söylüyorlardı. Birisi hangi takımı tuttuğumu sordu, diğeri hangi partiye oy verdiğimi. Sarkık bıyıklı, beni uyarıyordu:
-Aziz Abi uyarmadı deme, kirletecekler seni… Maskara edecekler afedersin...
Sonra onlara dönüp tıslıyordu:
-Ulan topunuzu iskerim, yedirmem ulan bu vatan evladını size yedirmem!
Doğru, aslında ne işim var heykelin yanında, Ayıp herşeyden önce. Megafonlu adam bağırıyordu:
-Bu memleket insanının, laik ve çağdaş neferi, bu güzel insanın sayın eşi
Karım. Ne yapıyor orda?...Karım omuzlarda eller üstünde bana doğru geliyordu.
Sarkık bıyıklı:
-Kirletecekler Aziz Abi!... Yengeyi kurtaralım...
Hanımın bacakları gökyüzüne dikilince fark ettim ki sarkık bıyıklı haksız sayılmazdı. Ülenn!! Alkışlar arasında yanıma geldiğinde hasretle sarıldık birbirimize. Saçı başı dağıtmıştı. Flaşlar patlıyordu. Herkes ağlayınca insanın gözleri nemleniyor. Duygularımızı sordular. Karım, nefes nefese benimle gurur duyduğunu anlattı. Sarkık bıyıklı gerilerde kalmıştı. Kalabalığın arasında “abi abi!” diye zıplıyordu.
-Bazı değerlerin kaybolmadığını gösterdi eşim. Evet bitmedi, bitti deniyordu ama gerçekten namuslu vatanseverlerin bitmediğini gösterdi… Çok heyecanlıyım…Sizi de görünce..Hep sizi seyrederiz biz..
Yakışıklı sunucu bana dönerken, mikrofon kulağıma çarptı. Kalabalık marşlar söylemeye devam ediyordu.
-Şu anda canlı yayındayız. Neler hissediyorsunuz? Belki söyleyecekleriniz tarihe geçecek... İnanın bu atmosferde ben de konuşamıyorum sayın seyirciler. Meslek icabı birçok olayla karşılaşıyoruz ama inanın bu çok farklı ...
Kulağım zonkluyordu. Ben bombaydım. Ülkenin gündemine inen balyozdum. Şok gelişmeydim. “Gümdüm”.
-O kadar çok sorum var ki size...
-Arkadaş merak etmesin yazacağım dedim.
Kulağım zonkluyordu. Derken kayboldu dediğim sarkık bıyıklı, yine ortaya çıktı:
-Kirlettirmem abi seni, anam avradım olsun kirlettirmem.
Elinde -nereden bulduysa- koca bir sopayla önüne geleni iskambil kağıdı gibi devirerek bana yaklaşmaya çalışıyordu.
-Şehir eşkiyalarıl!
-Basın özgürlüğü!
(Devamı Yarın)